Türkiye, 15 Temmuz 2016 tarihinde tarihinin en karanlık gecelerinden birine tanıklık etti. FETÖ terör örgütü tarafından gerçekleştirilen kalkışma girişimi sonucunda birçok masum insan hayatını kaybetti. Bu trajik olaylardan biri de Beylikdüzü’nde düğün hazırlığı içinde olan genç bir gencin, Yunus Uğur’un şehit olmasıydı.
Yunus Uğur, henüz 28 yaşında, hayatının en mutlu gününü bekleyen bir gençti. Ailesi ve arkadaşları ile düğün hazırlıkları yaparken, aniden yaşanan olaylar her şeyi altüst etti. Arkadaşlarıyla birlikte geçirdiği vakitler, hayallerini süsleyen o büyük gün öncesinde yaşadığı mutluluk, 15 Temmuz gecesi aniden sona erdi. Uğur, o gece, gökyüzünde uçan savaş uçaklarını ve duyulan patlama seslerini duyduğunda nasıl bir korkuya kapıldığını ve geleceğinin bir anda belirsizleştiğini hiçbir zaman unutamadı. Düğünü için hazırlıklar yaparken, bu olayın ülke için ne denli önemli ve kalıcı etkilere sebep olacağını aklından dahi geçiremezdi.
Yunus’un ailesi, olay sonrası büyük bir acı ve yasa boğuldu. Herkes onun düğününe katılmayı, mutluluğunu paylaşmayı beklerken, bir anda sevdiklerini kaybetmenin derin üzüntüsüyle sarsıldılar. Ailesinin ifade ettiği gibi; Yunus Uğur, sadece bir evlat değil, aynı zamanda gelecek hayalleri olan bir neslin temsilcisiydi. Düğün hazırlıkları yaparken herkesin ne kadar heyecanlı ve mutlu olduğuna dair anılar, şimdi hüzünle hatırlanıyor.
Yunus Uğur’un, kalkışma girişiminde gösterdiği cesaret ve fedakarlık, yalnızca ailesini değil, tüm ülkeyi derinden etkiledi. O gece yaşanan kaos sırasında, birçok masum insan hayatını kaybetti. Bunu yaşamış olanlar, bu kayıpları unutmadı ve unutamayacaklar da. Şehitlerimiz, bir ulusun yeniden doğuşuna, yeniden birleşmesine ve birlik olmasına vesile oldu. Uğur’un anısı, sadece bir kayıp olarak değil, aynı zamanda bağımsızlığımızın ve vatan sevgimizin sembolü olarak da yaşatılacak.
Bugün Yunus Uğur gibi gençlerin hatırlanması, toplum olarak vatan sevgisi, birlik ve beraberlik duygusunu pekiştirmede önemli bir yer tutuyor. 15 Temmuz, sadece bir darbe girişimi değil; onlarca şehidin kanıyla sulanmış bir vatan direnişidir. Gençlerimizin nefes alıp verdikleri bu topraklarda, başkalarının özgürlükleri üzerinde hak iddia edenlerin önünde bir duruş sergileyerek, onların mirasını yaşatmamız gerekmektedir.
Yunus Uğur’un anısı, bizlere sadece geçmişi hatırlatmakla kalmayacak, aynı zamanda gelecek nesiller için değerlerimizi aktarma sorumluluğumuzu da hatırlatacak. Düğün hazırlığı yapan, sevgiyle bir araya gelmeye çalışan gençlerin bir daha böyle bir acı yaşamaması temennisiyle, şehidimizi saygıyla anıyor, onun bıraktığı mirası yaşatacağımıza dair söz veriyoruz.
15 Temmuz’un ruhunu daima yaşatacak, bu kahramanların anılarını unutturmayacak bir toplum için birlik olma zamanıdır. Tıpkı Yunus Uğur gibi gençlerin, hayallerinin peşinden koşarken yaşamak istedikleri, sevdikleriyle bir araya gelebildikleri bir Türkiye için herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekmektedir. Unutmayacağız, unutturmayacağız!